Dedim yeter ki gezme olsun, hadi gidelim ama once bi kahvalti yapalim hep beraber. Irfan hoca hazirlarim ben deyince, biz de hazir kahvalti bulmusuz tika basa yedik o gun... Sonra dedim ki Hulya ve Nur'a da selam edelim, onlar da takilsin bize...
Hulya aldi eline makineyi tabi, once kendinden basladi resmetmeye....Sonra ben sonra o bu su onlar ve biz....
Kendi sahsima ait olan bir ozelog olduguna gore burasi, bana ait daha bi cok foto bulacaksiniz ki genelde ben fotolarda olmam :)
Bir baska acidan yine ben karsinizda... Demeyin ki amma megolaman bu cocuk... Ozelog bana ozel bir blog degil mi caniiim... Isin asli fotograflar zamana gore serildi bloga...ondan ben boyle arka arkaya boy goteriyorum... Bi de bunlar secilmisler, devami istenirse baska yerden (ki ben biliyorum orayi) ulasilabilir...
Ben artik arka plana gecmeye baslarken, fotografcimiz kendini ekran onune atar birden ve o hain gulumsemesini (!) :) koyar yuzune...
Soruldum ben FK (bilenler bilir, bilmeyenlere ilk tarih birileri, ikicisi ise Ferdi, daha resmisi ise Ferdi Karadas) nerde fotolarda diye... YK'ya sevgilerle iste FK...
Tek tek portler cekilmeye devam eder muhabbet ile birlikte. Herkesin yuzunde guzel havadan gelen bir gulumse hasil olmustur. Nur sinavlarinin bitmis olmasinin vermis oldugu buyuk heyecanla bir baska gulumsemektedir...
Yemmmeklerden once hemen bir ben daha... Dusunur bir halde her an bir sey soyleyecek edasi ile yere bakar ama yurek yakar mi bilinmez...
Iste gunun en onemli anlarindan birisi gelmistir. Meze tabaginda benim yemiyecegim tabuli ve patlican salatalari olmalarina ragmen goze muthis bir zevk vermektedir, damak zevkine hitab etmeden saniyeler oncesinde... Baharatli zeytinyagi da ekmegin banmasi yaglanan ekmegin uzerine baharatlarin yapismasi ve bu muhtesem birlesimin agiz ile bulusmasi anina kelimer yetmez... Aciktiiim ben yine...
Ayni meze tabaginin ekmek on planli bir calismasi...
Nihayete eren meze zevkini muteakip gelen sultan kebabi ziyafeti ayranla birlesince aman Allah'im dedirten dudak isirtan bir manzara olusuverir...
Yemegin ardina masaya icten gelen mutluluklar dolar....
Sigara icenlerin vazgecemeyecegi bir keyif yemek sonrasi...
Hooop! Unutmadik kardesim seni de... Gec gelen Suleyman (yilan sulo) foto siralamalarinda da arka siralara duser... O da doymustur, tokluk yuzunden okunabilir hale gelmistir...
Yemekler yenilmistir, bir avrupa edasi veren rice village sokaklarinda bir tur atmadan bir sonraki duraga gitmek olmazdi ki hava muhtesemdi... Hafiften esen serin bir ruzgar insanin yuzune yuzune tatli tatli vurur her adimda...
Dedim ya rice village daydik diye...
Hava kararmaya yuz tutmustu, birazda enstantaneyi dusurunce daha bir los ortam oldu ama isiklarla da fena olmadi...
Tek isik cicekler arasindaki degildi...
Ve gunun sonunda Hakan'in yangi sondurme borusu ile pozu vardi...
Devami gelecek issallah... demistim ya iste bunlardi bahsettiklerim. Umarim fotolarla birlikte bizimle gezmis gibi olmussunuzdur...

4 yorum:
ferdı eksık ..olmamıs..nankorsunuz..
:))) Ne kimse eksik, ne unuttuk kimseyi... Unutmak gunluk gelici gecici seyler icin bizde... Sinirlar vardir, imkanlar vardir zaman zaman kisitlayan bizleri sonra... Notumuz vardir unutmadigimizi gosteren, devaminin geleceginiz, beklenmesi gerektigini anlatan... sevgiler vardir sunulan sonunda...
sınırlar vardır ferdı o sınırlara dahıl olmamalı dımı..malum hep farklı o..heheheh
ben de yorum yazacaktim ama siirsel yazamadigim icin vazgectim maalesef
Yorum Gönder